CELAL ŞAHİN
Celal Şahin (d. 1925, İstanbul), Cumhuriyet döneminin ilk şovmenlerinden.
Kabataş Lisesi’nde okuyan Celal Şahin, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü’nden mezundur.
Sanat hayatına lise talebesiyken başladı.
Türkiye’nin çeşitli lokallerinde “Sesle Çizgiler” adıyla yaptığı taklitler ve söylediği taklit şarkılarla ün yaptı.
Daha sonra Türkiye radyolarında bu taklit şarkılarla sürekli program yaptı, plak doldurdu.
Radyo ve sahnelerde en çok akordeonu ile tanınan Celal Şahin; mızıka, bateri, piyano, kaval ve bağlama da çalmaktadır.
Bir elinde akordiyonu, diğer elinde kuklaları, ağzında mızıkası ile harikalar yaratan bir şahsiyetimiz vardı.
Mızıkası boynuna asılı idi.
Akordiyonla beraber ikisini de çalar ve hatta diğer elinde ki kuklaları da oynatırdı.
Müzikle beraber, parodi de yapar güldürürdü.
Şimdiki şovmenler bence yanında haltetmiş.
Kuklaları oynatırken ve müzik yaparken sesini ve nefesini de çok iyi kullanırdı.
Mimikleri ve kuklalara verdiği seslerde çabası.
Bizim kuşak çok şanslı idi çook.
Celal Aydın gibi bir sanatkarı tanımak ayrı bir zevkti.
Celal Şahin; Orhan Boran, Erkan Yolaç ve Şemsi Yastıman’la çağdaş, sahnelerin ilk ve öncü şovmenidir.
Celal Sahin usta hem akordeonunu, hem de mimiklerini çok iyi kullanırdı…
Tiyatral özellikleri çok ileri düzeydeydi…
80’ler boyunca kimi hafta sonu programlarında 3-5 dakikalık gösterilerde izledik kendisini…
Türkiye’ye elli yıl önce ‘‘Marshall Yardımı’’ geldiydi.
Bütün problemlerimiz sözümona bittiydi.
Dört devalüasyon, üç darbe, iki darbe teşebbüsü, birkaç muhtıra geçti üzerinden…
Dile kolay…
Yarım yüzyıl…
O tarihlerde, Türkiye en önemli ve ciddi politik gözlemcisi Celal Şahin’di.
Akordeon çalar, animasyon yapar, yaşadığı sıkıntılı günleri eleştirir, elli yıl sonrasını görürdü.
* * *
Aman ay, oh ne rahat tramvay
Çile arabası, geçmez mübareğin hiç de modası
İçerisi biletçinin sesi
Baylar ileri, bu demektir Baylar geri
Ortada kalır bir boşluk
Sıkışmalar nahoşluk
Bu vaziyette biletçi biçare
Bulmuş basit bir çare
Yaptırmak vatmana bir fren
Yerleştirme metodu
Fren aman ay, oh ne rahat tramvay
* * *
Bugünkü problemlerimizin tahlili, elli yıl önce, Celal Şahin’de vardı.
Bunca sene sonra, Türkiye’yi yeniden öğrenmeye, tanımaya mecbur muyum?
Dıgına, dıgına, dıgına
Çın, çın, çın
Ne oldu?
Bir yolcu inecekti unuttu!
İnsin
Dıgına, dıgına, dıgına, ıkına, sıkına
Çın, çın, çın
Yolcu çocuğunu unuttu!
Alsın!
Dıgına, dıgına, dıgına, ıkına, sıkına
Neresi?
Şişhane yokuşu
Tramvay arabası konuşuyor
Bu kadar yavaş değilim amaaa, amaaa
Yollar darrr, darrr, darrr
Çok da otomobil varrr, varrr, varrr
Dıgına, dıgına, dıgına, dıgına, ıkına, sıkına
Neresi?
Tepebaşı!
Çın!
Zınk!
Ne oldu?
Otomobil geçti.
Dıgına, dıgına, dıgına, ıkına, sıkına
Zınk… Ne oldu?
Kamyon geçti.
Dıgına, dıgına
Zınk…
Ne oldu?
Vatman kendinden geçti.
Dıgına, dıgına
Neresi?
Çok şükür Taksim.
* * *
‘‘Türkiye’nin en büyük vizyon sahibi Turgut Özal’dır!’’ diyenlere kızıyorum.
O sıfatın en çok yakıştığı kişi, Celal Şahin’dir.
Nereden gelip nereye, nasıl gittiğimizi gören tek kişidir.
Elli sene önce akordeon eşliğinde söyledikleri, Türkiye’nin bugünkü özetidir.
Türkiye animasyondur.
Büyüklerim onun 50’ler, 60’lar ve 70’lerde, özellikle radyo programları vasıtasıyla çok daha popüler olduğunu söylemişlerdi…
Velhasıl…
Bir sanatçıydı o…
CELAL ŞAHİN
Doğum Tarihi – Yeri : 22 Mayıs 1925 – İstanbul.
Celal Şahin, 1925 yılında İstanbul’da doğdu.
Kabataş Lisesi’nden mezun oldu.
Yükseköğrenimini İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü’nde tamamladı.
Sanat hayatına lise yıllarında başladı.
Çeşitli yerlerde “Sesle Çizgiler” adı ile yaptığı taklitler ve söylediği taklit şarkılarla sahne aldı. Sonrasında radyo programları yaptı.
Plak doldurdu.
Sinema oyunculuğuna 1952 yılında Vur Patlasın Çal Oynasın filmi ile adım attı.
Ardından Şehir Yıldızları (1956), Cilalı İbo Yıldızlar Arasında (1959) filmlerinde rol aldı.
Ayrıca bu filmlerin müziklerini yaptı.
Oyunculuğun ve komedyenliğin yanı sıra sonraki yıllarda Düğün Gecesi (1966) ve Gökçe Çiçek (1972) filmlerinde ışık şefi ve asistanı olarak görev aldı.
Celal Şahin, 1970’li yıllarda sahnelerden ve oyunculuktan uzaklaştı.